Tacize Karşı Buluşmalar

Buluşma-7:24eylül
Uzun bir aradan sonra 24 Eylül Cuma akşamı YaşamAağacında toplandık.toplantı da konuşulanlar ise şöyleydi;

1. Müge SFK dan bizim neden toplandığımızla,blogla ilgili bir yazı istendiğini mail atmıştı. Bu konu üzerine tartıştık ve şuan içimizde yazı yazacak bir dinamiğin olmadığını konuştuk. Müge zaten özel olarak yazabileceğini daha önceden söylemişti buna istinaden Müge yazsın dedik.

2. Blogun geliştirilmesi, işlerlik kazanması üzerine konuşuldu.Üniversitelerde yapılan çalışmaların koyulabileceğini, okullarda yaşananlarla ilgili haberler yapılabileceğini, bunlarla da bloga hareketlilik kazandırılabileceği fikri ortaya çıktı.

3. 28 Eylül Salı günü Stickerlar çıkıyoooor...Stickerların çıkartılması işi ile Semiha ilgilenicekti. Salı'dan sonra okularda sticker yapmaya başlıyalım, 29 Eylül'de de de hepberaber İstiklal'de stickerlarımızı yapıştırıp ordan da meyhaneye gidelim dedik.

4. Tacize karşı buluşmaların dışında birlikte okumaya tartışmaya ihtiyacımızın olduğu dile getirildi. Bunun üzerine biryerlerden hemen başlayalım diyerekten 8 Ekim Cuma'ya okuma toplantısı koyduk. Sevgi'nin önerisi üzerine "Özgürlüğü Ararken"i okuyoruz. Kitabı Gökçe Amarg'iden alıp en geç Pazartesi fotokopiciye bırakacaktı. hangi fotokopici olduğunu konuşmadık ama büyük ihtimalle herzamanki(mis sokaktaki) fotokopiciye bırakılır.

5. Son olarak dedik ki tacizle ilgili bir atölye çalışması yapalım. Buna istinaden de 15 Ekim Cuma herkes dünyadaki taciz konusuyla ilgili bulduğu makalleri yada bu konuyla ilgili kampanyaları araştırıp getirsin denildi.


Buluşma-6:2haziran
Dün Yaşam ağacının dolu olması sebebiyle iktisatçılar meyhanesinde toplanmak zorunda kaldık.
Konuştuklarımız şöyle
1- Benim blog için yazdığım yazıyı en kısa zamanda- büyük ihtimalle bugün- düzeltmem gerek. (daha önceki piknik toplantısında aldığım öneriler doğrultusunda)
2- sınav dönemi olduğu için stickerlarda duraksama oldu, teknik işler halledilince onları bastıracağız. Bu işi yüklenen arkadaşlarımızın programına bağlı olarak en kısa zamanda, mümkünse önümüzdeki hafta
stickerları yapıştırmayı düşünüyoruz. (heriflerin alnına alnına- şaka şaka)
3- Blogla ilgili yapılacak çok iş var, blogu başka kadınlarla paylaşmak, başka kadınlarla karşılaşmamızı sağlamak açısından daha farklı kullanmalıyız. Bununla ilgili teknik şyler yapılacak. (Sevdanın bazı fikirleri vardı) Ama ilk aşamada yapılması gereken, blogun amacına da uygun olarak herkes kendi deneyimini yazarak bloga koyacak.Bunu herkesin yapması çok önemli...(ama ben bloga yazmayı bilemiyorum-hayırlısı)
4- Fatoş hukuksal boyutuyla ilgili biraz araştırmalara başlamış ancak zaman sıkıntısı nedeniyle şu an çok yoğun çalışamıyor. En kısa zamanda o da hazır olacaktır. Zaten uzun uzun maddeler kanun tüzük vs yerine
daha net ve kısa olsa daha iyi olur dedik sanırsam. "Kadın hangi durumda neleri yapabilir. Hukuksal mücadeleyi nasıl sürdürebilir, başlatabilir " gibi soruları Fatoş ve Sevgi ile konuşup, öğrenip,
bloga koyacağız

5- Gökçe üniversitede taciz üzerine okullarda yapılan atölyeler vesilesiyle bir sunum yapacak. Bu konuyu da konuşacağız birlikte. O bize hazır olduğu zaman haber verecek, bazı metinleri de gönderecekti.

6- Bloga kadın-feminizm üzerine yapılan diğer yazılarımızı (ödev-makale-kişisel-duygusal) koyalım diyoruz. Ezel toplayacak, konuyla ilgilenecekti.

Buluşma-5:28nisan
28 Nisan 2010 saat 19:00-21:00 arası Orhan Veli Cafede yapılan toplantı notlarımız; Çok işli bol paylaşımlı bir toplantıydı.
Stickerları Özge yapacak ancak stickerlarda bir logomuz, işaretimiz olsun dedik. Burada devreye Özge Akdik girmekte, kendisi gruba çeşitli çizimler gönderecek. Beğendiğimiz stickerlarda kullanılacak.
Blogun anasayfasına bir derdimizi anlatan bir metin koyalım dedik. Bu işi ben ve Müge yazacağız. Bir sonraki toplantıdan önce gruba gönderip topnatıda son hali verilir.
Bloga ayrıca bir bölüm açıp genel olarak feminizm, kadın sorunu ile ilgili yazdığımız yazıları, ilk etapta okullardaki kadınların dergilerine yazdıkları yazılar, oraya koyalım.
Hukuksal metin yazmak gerekli ve de önemli. Fatoş ve Sevgi yazacaklar. Fatoş sözüm sana konuşalım bir an önce…
Tacize karşı haberlerin siteye konması işi var. Öncelikle haberleri tarayalım çoook eskilere gitmeyelim. 1-2 yıl önceye kadar en fazla. Bianet-Özge, Sevda-Radikal, Semiha-Posta, Zaman, İlayda-Hürriyet, Milliyet’i tarayacak. Ama bunlar dışında gazete-dergi taramak isteyenlere de açıktır.
Diğer ülkelerdeki blog, kampanyaları Sevda araştırıp bize bildirecek.
Tutku Türkiye’deki tacize karşı kampanyaları bize bildirecek idi.
Önümüzdeki hafta toplantı için; Üniversitelerdeki etik kurulların işletilmesi, okullarda tacize karşı neler yapılabilir?” üzerine bir araştırma ve bu duruma karşı üniversitelerde yaşananların aktarılması. Beyazıt ve Mimar Sinandaki kadınlar, bu deneyimlerle ilgili hocalarıyla konuşacak. Üniversitelerinden kendi etik kurullarının dökümanlarını getirecek. Bunun dışında ayrıca Sabancı, Boğaziçi Üniversitesi uygulamalarına bakılacak. Boğaziçi Üniversitesine Ezgi bakacak.
Bir sonraki toplantı tarihimiz; 5 MAYIS 2010 ÇARŞAMBA SAAT 19:00 YAŞAM AĞACI DERNEĞİ.
Toplantı notlarımda eksik varsa tamamlanmaya açık duyurula…

Buluşma-4:20nisan
Her şey anlatılarla başladı. Herkes anlattı, kendini, başkasını..
tanımadığını, tanıdığını, görmediğini, gördüğünü, duyduğunu
Ama illa ki bildiğini..
Sözlü ve fiziksel şiddetin mağduru biz kadınlar, bunun müsebbibi erk(ek)ler karşısındaki sessizliğimizi bozmaya karar vereli çok oldu belki ama bu durum, her an kendimize hatırlattığımız ve uyguladığımız bir hale henüz gelmedi.
Bu toplaşmaların, konuşmaların, yazışmaların amacı da, sonunda, bizi yepyeni bir başlangıca götürecek bir süreci yaratmak.Bu süreçte;
okumak: Bu güne kadar yapılmış tacize karşı kampanyalar, yazılı-görsel basında taciz haberleri, kadın topluluklarının hazırladığı taciz dosyaları
yazmak: Taciz durumunda izlenebilecek yasal yollar, pek çok taciz anlatısı
hazırlamak: tacize karşı görsel malzeme, sticker, poster, video, fotoğraf
buluşmak: söyleşiler
eylemek..
--------------
anlatılar:
sevgi, aynı gün Beyazıt'ta yaşanan bir olayı aktardı. Meryem'le yürürken, yanlarından geçen sarıklı cübbeli bir erkek, Meryem'e bakarak tebliğde bulunmuş. (Yeni bir kavram olarak "tebliğ", aşırı dincilerin görev bilinci ile islam açısından uygun bulmadıkları kadının ıslah olması ile ilgili tükürükler saçarak konuşması)

tutku, otobüste şahit olduğu bir olayı anlattı. Kendisini taciz eden erkeğe sesini çıkaramayıp ağlamaya başlayan kadına, otobüs yolcuları ve şoför tarafından yardım edilir. Tacizci otobüsten atılır, kadın teselli edilir.
"kızım niye söylemiyosun amcalara??"

özge, 8 mart günü metroda gerçekleşen bir olayı anlattı. metroda genç bir kadın bağırır, metronun kapısı açılır, kadın boynundan yakaladığı erkeği karşı kapıya yapıştırmıştır. anlaşılır ki erkek, kadına sözlü tacizde bulunmuştur. metrodaki seyirci toplanır, erkeği "anan bacın yok mu terbiyesiz, ahlaksız" diyerek azarlar. "utanmıyo musun?50 yaşında adamsın?" azarını işiten tacizcinin cevabı ise "ne 50si be, 30 yaşımdayım ben" olur. tacizci bundan sonra küfretmeye başlar, o sırada sivil polis gelir, kalabalığın elinden döverek aldığı tacizciyi yetkili mercilere teslim edeceğini söyler. olayın ardından iki kadının yorum yaptıklarını işitir özge.
"taciz eden herife ana-bacı muhabbeti yapıyolar ama sanki kendileri farklı, hepsi böyle bu erkeklerin, pislikler"

**namus bekçilerimiz (!) "öteki" erkekler ve polis ---??????

otobüste oturamayan tacizcilerden bahsettik, yanındaki kadının alanını umursamadan bacaklarını yüz derece açan, tepkiyle karşılaştığında da, tuhaf bir kibirle "seni mi taciz edicem" diyenlerden.

semiha, mimar sinan'da yaşanan taciz olayları ile ilgili gelişmeleri aktardı.

sevgi ve fatoş, yakın bir tarihte de yazacakları hukuksal meselelerden bahsettiler.

toplantı sonunda;
bu blogun yapılmasına (ben), sticker hazırlanmasına (özge), eski kampanyalara bakılmasına (tutku), konunun yasal süreci ile ilgili bilgi toparlanmasına (sevgi-fatoş), mimar sinan'da haftaya yapılacak olan, tacize karşı platformdan kadınların konuşmacı olacağı söyleşilerin takip edilmesine (semiha) karar verdik.
ve bu buluşmaların da bundan böyle çarşamba olması konusunda mutabık olduk.